Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ev sahipliğinde, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği ile Avrasya Yazarlar Birliği iş birliğinde "Doğumunun 100. Yılında Cengiz Dağcı" başlıklı anma programı düzenlendi.

Türkçe eserleri ile tüm dünyada tanınan, yazar ve şâir Cengiz Dağcı doğumunun 100. yıl dönümünde anıldı.
Kırımlı roman yazarı ve şair Cengiz Dağcı için YTB'de düzenlenen anma programına, YTB Başkanı Abdullah Eren'in yanı sıra, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Mükremin Şahin, Avrasya Yazarlar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yakup Ömeroğlu ve Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr.Yüksel ile çok sayıda dinleyici katıldı. 

Program, Cengiz Dağcı'nın hayatını ve eserlerini anlatan kısa bir video gösterimiyle başladı. 
YTB Başkanı Eren, burada bir açılış konuşması yaparak, Dağcı'nın doğumunun 100. yıl dönümüne denk gelen 2019 yılının, Ahıska Türkleri ve Kırım Tatarlarının sürgün edilişinin 75. yıl dönümü olduğuna dikkati çekti. 
Eren, "2019 yılı boyunca hem Ahıska Türkleri hem de Kırım Tatar sürgünüyle alakalı bir seri programlar düzenleyeceğiz. Bu programların içerisinde kitap ve belgesel çalışmaları ile ulusal ve uluslararası programların olduğu bir anma günü yaparak finalini bir programla taçlandırmak istiyoruz." dedi. 
Kırım Tatar sürgünü, tarihi ve edebiyatı denildiğinde Cengiz Dağcı'ya anmadan geçmenin olmayacağını belirten Eren, "Bu tür anma programlarına çok önem veriyoruz. Hangi mücadelenin verildiği ve verilen mücadelelerin farkında olmamız çok önemli." dedi. 
Eren, genç bir kurum olan YTB olarak Türk dünyasıyla ilgili hissiyatın nesilden nesile aktarılması gerektiğine inandıklarını belirtti ve bu konudaki çabalarını sürdüreceklerini belirtti. 
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Şahin, Kırım'ın coğrafyası ve Türk tarihindeki yeriyle alakalı bilgiler vererek konuşmasına başladı.

- "Kırım'da Türk dünyasının sentezi bulunuyor"

"Kırım coğrafyasında tüm Türk dünyasının bir sentezi diyebileceğimiz bir kültür bulunuyor." diyen Şahin, burasının aynı zamanda bir ticaret merkezi olduğunu belirtti.
Şahin, "Cengiz Dağcı Türkiye'de hiç yaşamadı ancak onun yazdığı kitaplar ve romanlar, Türkçemizin en güzel eserleri arasında yer aldı. Dağcı'nın romanları, her zaman Türkiye'de yaşayan Kırımlıların üzerinde etkili oldu ve onlara vatanını hatırlattı." dedi.  
Program, Türki cumhuriyetlerden Türkiye'ye eğitim için gelen öğrencilerin Cengiz Dağcı'yı anlatan video gösterimi ve Dağcı'yı anlatan konuşmalarla devam etti. 
- "Dağcı'nın cenazesi Kırım'a defnedildi"

Avrasya Yazarlar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Yrd. Doç. Dr. Yakup Ömeroğlu, tarihte Türklere karşı yapılan zülümlere değinerek konuşmasına başladı. 
Cengiz Dağcı'nın hayatının büyük bir bölümünü İngiltere'de geçirdiğini hatırlatan Ömeroğlu, onun Türkiye’ye gelmek istediğini ancak o dönemde talihsiz bir kararla kabul edilmediğini belirtti. 
Daha sonra Türkiye Cumhuriyeti'nin en üst makamlarından Dağcı'yı Türkiye'ye getirmek için girişimler olmuş olsa da, başarılı olunamadığına belirtti. 
Ömeroğlu, Dağcı'nın ölümünün ardından cenazesinin Londra'dan Kırım'a getirilmesiyle ilgili süreci anlatarak, onun Kırım'da ormanlık bir alana defnedildiğini belirtti.

- "Dağcı'nın eserleri tüm Türkleri anlatıyor"

Gazi Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zuhal Yüksel ise konuşmasının ilk kısmında Dağcı'nın biyografisi ve eserlerine yer verdi. 
Yüksel, "Cengiz Dağcı’nın eserleri sadece Kırım Tatarlarını değil Sovyetlerde yaşayan tüm Türkleri anlattığını belirtti. Bundan dolayı Kırım dışında yaşayan ve Kırım'ı hiç bilmeyenler için Dağcı'nın romanlarının çok ayrı bir önemi var." dedi. 

Yüksel Dağcı'nın eserlerindeki üslubü ve dilinin yaşanan olaylara göre değiştiğini, normal olayları sade, kötü olayları sert ve kısa cümlelerle anlattığını ifade etti.